Farkı fark etmeli İnsan
Farkı fark etmeli İnsan
Mehmet yakın zamanda küçük çaplı bir işyerinin müdürü olarak atanmıştı. İş yerinde son dönemlerde birçok işçi giriş çıkışı olmuştu. Bu durum dikkatini çekmişti. Nedenini araştırması gerekiyordu. Bunun için hem amirler hem de işçilerle konuşmak gerektiğini düşündü. Sebebini sorduğu herkes kendi penceresinden bakıp yorumlar yapıyordu. Şikayetin bini bir paraydı.
Amirlerin bazıları işe uyumsuz kişilerin alındığını belirtiyordu. Bazıları işçilerin yetersizliği noktasında sıkıntı yaşadıklarını söylüyordu. İşçiler de amirlerinden şikayetçiydi. Bazıları amirleri çabalarını görmediği, yaptıkları işi beğenmediği için küskündü. Bazıları amirlerinin davranış ve sözlerinin kendilerini incitip değersiz hissettirdiğini belirtiyordu.
İnsanoğlu farklılığı sever esasen. Bir yerde herkes, her şey aynı olursa hayat çok sıkıcı olur. Yanı sıra her şey yerinde sayar, bir adım ilerleyemez. Bu evde de böyledir, işyerinde de okulda da. Ama farklı insanların, farklı düşüncelerin olması insanı ileriye götürür. Bu nedenle insanın kendini de çevresindekileri de iyi tanıması lazım. İnsanları yönetebilmek için onlara ait detayları bilmek gerekir. Çünkü insanın yaptığı hareketlerin bazıları huyundan geliyor. Bazıları ise gerçekten davranış olarak kötü davranıştır. Bunu ayırt etmek çok önemli.” dedi.
“Peki Hasan amca bunu nasıl ayırt edeceğiz?’’ diye sordu Mehmet. Hasan amca: “Mesela bazı insanlar yapıları gereği hızlıdırlar. Bazısı vardır konuşkan ve etrafla iletişim kurmaya çok meyillidirler. Bazıları ise bunun tam tersine çok ağır kanlıdırlar. Konuşmaları hareketleri ağırdır fakat becerileri de sabırları da o oranda fazladır. Şimdi sen hareketli, yerinde duramayan birisine sabır gerektiren bir iş verdiğinde kilitlersin. Ağır kanlı olandan da pratik olmasını hızlı hareket etmesini beklersen hayal kırıklığı yaşarsın. İnsanları değiştirmek kolay değil. Değiştirmekle uğraşmak yerine fıtratına uygun işler vermek daha isabetli olur.” dedi.
Mehmet şimdi anlıyordu. Mesela danışma görevlisi pozisyonuna yerleştirdiği Demet konuşmayı sevmeyen biriydi. Tam da Hasan amcanın söylediği ağır kanlı olanlardandı. Zaten gelen misafirler bir iki kez şikayet de etmişti. Misafirleri karşılamak için doğru kişiyi seçmemişti. Daha hareketli, hızlı çözüm üreten, konuşkan biri gerekiyordu. Mehmet neden şikayet edildiğini şimdi anlıyordu. Aslında Demet çok iyi, düzgün bir kızdı. Ayrıca el becerisi de iyiydi. Daha önce eliyle yaptığı bir tabloyu Mehmet’e hediye etmişti. Demek ki maharetli olduğu şeyler başka şeylerdi. Onu özelliklerine bakıp, daha doğru bir pozisyona yerleştirmesi gerekiyordu.
Muhasebe biriminde sorun vardı. Sebebi ise iki şefin sürekli konuşup etrafı konuşmalarıyla rahatsız etmesiydi. Muhasebe işi odaklanmak gereken sayısal bir işti. Dolayısıyla sessizlik gerektiren bir birimdi. Şeflerin sürekli konuşması, bazen çatışması iş barışını bozmuştu. Orada çalışanlar duymaması gereken şeyleri de duyuyordu. Oysa muhasebede işe odaklanan daha sırlı kişiler bulunması gerekliydi.
Mehmet hazine bulmuş gibiydi. Problemi bulmuştu ne gariptir ki çözümü de hemen yanı başındaydı. Hasan amcanın verdiği bu sırlar onu diğer çalışanlarla ilgili de çıkarım yapmaya itti. İnsanlar farklıydı ve farklılık aslında kötü değildi. Farklılığı doğru yönetebilince insanların verim kalitesi de artıyordu. Sadece insanları doğru tanıyıp doğru yere yerleştirmek gerekiyordu. İnsan tanımak gerçekten bir sanattı. Hasan amca da belli ki bu sanatta ustalaşmıştı.
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.
"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.
Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.
***
"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,
En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi.
Aynadaki kişi!
Tek başına neler yapabileceğini keşfet!"
Yahya Hamurcu
***
Kim kimdir eğitimi çok önemli
YanıtlaSilKaleminize sağlık, insanı tanımanın önemini çok güzel anlatmışsınız.. 💕
YanıtlaSilFarklı gördüğümüzde uyumlanamıyoruz. Farkı farkettiğimizde onun uyumlu olduğu kısmı, yeri tespit edebiliyoruz. Böylece eksik parça bütündeki yeriyle buluşmuş oluyor ve ne de güzel oluyor.👌🌼
YanıtlaSilEmeğinize sağlık çok kıymetli bir yazı olmuş. Kim kimdirin önemini daha net algilamaya vesile,istifadesi bol olsun inşallah
YanıtlaSilFarklılıklar problem değil aslında bu farklılıkları yönetebilmek asıl mesele...
YanıtlaSilİnsan yakınındakileri iyi tanıyamadığında ilişkide, iş hayatında problem yaşar. İyi bir ilişkinin temeli insanı tanımaktır. Emeğinize sağlık:)
YanıtlaSilfarkımı fark edene farkını öde farz :))
YanıtlaSilİnsanın, hayatında doğru seçimleri yapabilmesi ne kadar önemli, ticaretinde de eş seçiminde de arkadaş seçiminde de...
YanıtlaSilİnsan tanımak ne kadar önemli, kaleminize saglik...
YanıtlaSilİnsanı doğru tanımlayınca işler ne kadar da kolaylaşıyor. Yapabileceğinden fazlasını beklemiyorsun onun da rahat edeceğine inanıyorsun… farkı farket işler kolaylaşsın :)
YanıtlaSilBir insanı tanımak, kalibre etmek ve onu bu kriterlere göre yetiştirmek…
YanıtlaSilİnsan bir işin gerçeğini öğrendikçe zihni rahatlıyor…
Kaleminize sağlık hocam 🌸