Dengeyi Kaybetmişim!

                                

Dengeyi Kaybetmişim!

Merve kaçıp gitmek istiyordu uzaklara. İşten, ailesinden, arkadaşlarından uzağa bir yerlere. İşler yolunda gitmediğinde kaçıp gitmek en iyi çözüm gibi geliyordu Merve için… Böyle bir zamandaydı. Otel rezervasyonunu yaptı, bavulunu hazırladı. “Kafamı toplamam lazım.” deyip duruyordu. İş yerinden 2 gün izin aldı. Perşembe gününden pazar gününe kadar 4 gün ideal deyip gitti güneyde bir koya…

Otel, manzara, deniz, havuz, güneş harikaydı. “Oh, be budur!…” dedi. Ama anında içini hüzün kapladı. Bitmek bilmeyen, o dolmayan boşluk kendini gösterdi… Ne yapsa ne etse o içindeki boşluk bir türlü dolmuyordu. Bazen hissetmediği zamanlar oluyordu ama sonra çok daha şiddetli bir şekilde “Ben buradayım.” diyordu.                                                                                                                                                                                                                                                                        

                                                                                  



“Müzik açayım belki kendime gelirim…” dedi. Sahile orman yolundan devam etti. Sosyal medyada harika doğa fotoğrafları paylaştı. Ama yok susmuyordu kafasındaki ses…
“Ne yapacağım bu işte?” Hayatı sadece işten ibaret olan bir iş arkadaşı vardı. Merve’den yaklaşık 1 sene önce işe girmişti. Sabah herkesten önce o işe gelir. Herkes gittikten sonra gider. Hafta sonu dahi işe gelir çalışırdı. İnsanın hiç mi arkadaşı olmaz, hiç mi kendisine zaman ayırmaz? Merve anlayamıyordu nasıl bir insanın tüm odağı işi olabilirdi?
Merve projelerini vaktinde yapmaya çalışıyordu. Problemlere çözüm odaklı yaklaşmaya çalışsa da gelip işine karışıyordu. Hazırladığı raporlarda eksik, hata bulup müdüre söylüyordu. Projede iyi bir sonuç alırsa kendisine pay çıkartıyor, yardım etmediği halde “Benim yardımım olmasaydı olmazdı…” gibi cümleler kuruyordu. Diğer departmanlardaki kişilere “Merve’ye iş paslamayın tüm işler bana gelsin.” diyor insanlara karşı açıklama yapmak zorunda bırakıyordu. Merve izin alacağı zaman “Benden alacaksın ben senin şefinim.” diyordu ama ortada böyle bir unvan yoktu. Mesai
                                                                                  


                                     

Mesai saati 17:00’da biter ve Merve işten ayrılırken müdüre şikâyet ediyordu. “Ben hergün fazladan mesaiye kalırken bu kişi mesai bittiği gibi gidiyor…” diyordu. Sonrasında genel müdür çoğu fazladan mesaisini gereksiz bulmuştu oysa. Merve iş yoğunluğu sebebiyle fazladan mesai yaptığında ise “Zaten böyle olması gerekiyor…” tavrını takınırdı. Ama neden bu kişi Merve’ye denk gelmişti? Çok sayıda iş yeriyle mülakata girmişti ve içlerinden bu firmayla anlaşmıştı. İş arkadaşının hayatında işinden başka hiçbir şeyi yoktu…

“Kafamı dağıtmak için geldiğim tatilde de işi düşünmeyeyim…” dedi. “Bakayım hikayelerime bakmış mı malum kişi?” Tabiki bakmamıştı. “Tüm hikayeleri o görsün diye paylaştığım halde tek bakmayan kişi vardı. Ah, Enis!…” Tarzı, konuşması, sesi, görünüşü, kariyeri… Sanki hayallerindeki adam karşısına çıkmıştı. Bu kadar mı olurdu… Onunla olmayı, birlikte yaşamayı, evlenmeyi çok istiyordu. Onu düşünmeden duramıyor her hareketi ona odaklı yaşıyordu.

Enis ilk tanıştıklarında Merve’ye karşı ilgiliyken zamanla o ilgiyi kaybetmişti. İnsan, gördüğü ilginin daha azına tahammül edemez. Merve de tahammül edemiyordu. Eskisi gibi ilgilensin, arasın, mesaj atsın istiyordu. Enis bir firmada müdürdü ve işleri yoğundu. Çok sık seyahat ediyordu ve ilişki istemediğini net bir şekilde söylemişti. İlişki istemiyor ama görüşmeyi istiyordu… Birlikte olduklarında her şey çok iyiyken sonrası da bir o kadar karanlık oluyordu. “Tüm dengelerimi bozuyor bu çocuk…”

“İş arkadaşım işe, ben Enis’e aşırıyım… Gerçekten de denklemdeki sıkıntı bu olabilir mi?” Düşünceler gelip geçiyordu Merve’den. Karşısında deniz, kumsalda muhteşem bir manzara… Her şeyi bırakmıştı geride ve düşünüyordu çünkü nedenlere ihtiyacı vardı. Neden böyle bir yaşamın içindeydi? Hangi kararları onu bu noktaya taşımıştı? Ve en önemli soru… Buradan çıkabilecek miydi?                                                                              

                                                                                   

Bir konuda aşırılaşmak başka bir konuda aşırılaşmış bir kişiyi hayatımıza almamızı dizayn eder. Hayat bize bu şekilde işaretini verir. “Dengeyi kaybediyorsun. Bak! Burada da dengeyi
 
kaybetmiş biri var… Aynı senin gibi…” İş yerinde işe aşırılığı olan iş arkadaşının olması bir işaretti. Merve hafif ılık kumlarla oynayarak “Dengeyi kaybetmişim!” dedi.
Merve, sorunlardan kaçmak isterken hayatını deşifre etmişti. Hayatındaki dengesizliğin nedenini çözmüştü. Matematik çok netti. Peki nasıl bu işi çözecekti? Sebepler değiştiğinde sonuçlar da değişir. Bu dizaynı oluşturan sebep ilişkideki aşırılaşmasıydı. Aşırılığı gitmediği sürece bu denklem değişmeyecekti. Bu sebebi değiştirmeye karar verdi. Bunun için gerekli bedelleri ödemeye hazırdı.
Kumsalda bulduğu taşları dengeye oturtmaya çalışırken aslında kendi hayatının dengesizliğini çözmüştü. Hayatımızda aşırılaştığımız yerleri fark etmek dileğiyle…


                                                                                 ***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur. 

 İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir""İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***

"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi.

Aynadaki kişi!

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!"

Yahya Hamurcu

***





















































 




 












Yorumlar

  1. Ne kadar sonuçlara da odaklıyız… Sebeplere de odaklanabilmek dileğiyle. Sebeplerdeki çaba sonuçları etkiliyordu halbuki. İsteklerimizi gözden gecirmemiz ne kadar değerli. Kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
  2. Kaleminize sağlık ne kadar da güncel bir yazı olmuş..

    YanıtlaSil
  3. Herkesten kaçsan, kendinden kaçamıyorsun. Çözemediğin her problem daha da içine çekiyor seni.
    Peki nasıl çözelim ,
    Önce problemimle yüzleş, kabul et...
    Sonrası zaten çözüme giden yol...

    YanıtlaSil
  4. "Bir konuda aşırılaşmak başka bir konuda aşırılaşmış bir kişiyi hayatımıza almamızı dizayn eder." çok ama çok kilit bir şey bu. günlerce düşünebileceğim bir şey. yazı için teşekkür ederim. kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar