Bir "Karar" ver Artık..

Hayattan ne istediyse elde edememişti. Şimdi şöyle bir düşündü de geçmişini... Kaç̧ hayal kurduysa kaç işe niyet ettiyse sonu hayal kırıklığıydı. Düşünüyordu da... Her şey şaka gibiydi... İnsan kaç kez kaybedebilir, kaç kez elleri bomboş kalabilirdi…

Her insanın gerçek olmasını istediği birçok hayalleri vardır. Bir çocuğun çocukça hayalleri varken bir yetişkinin de kendine uygun hayalleri olabilir. İyi bir okulda okumak, iyi bir kariyer, iyi bir çevre, iyi bir gelir, iyi bir eş, mutlu bir aile... Buna benzer birçok şey... Ulaşmayı hedeflediklerimiz listesinde yer alabilir...                                                                                                                                                                                                                                     

                                                                                  

Hayattan bir şey istemekte sorun yoktur. Ulaşılamayacak olan isteklerde sorun vardır.

Hakan küçüklüğünden bu yana hayalperest bir yapıya sahipti. Hayal kurmayı, onlar üzerinde düşünmeyi, tasarımlar yapmayı seviyordu. Daha küçükken anne babasına hayallerinden bahsederdi. Farklı araba tasarımları, mutfakta işi kolaylaştıracak robot tasarımları, bir evi az maliyetle ısıtma yöntemleri... Küçük yaşında bu kadar büyük işleri dert ediniyor olması dikkat çekiyordu ailesinde. Okul hayatı başladığında da durum farklı değildi. Öğretmenleri Hakan'ın çoğu yetişkinin dikkat etmediği yerlerdeki dikkatini çok seviyorlardı. Sürekli bir şeyleri kolaylaştırmak, geliştirmek, daha uygulanabilir ve az maliyetli hale getirmekle ilgili zihni çalışıyordu. Bunu o kadar rutin yapıyordu ki artık fikirlerini anlattığında birilerinin şaşırması ona tuhaf geliyordu. Okul hayatı bittiğinde de sadece tek bir işle uğraşmak ona sıkıcı ve sınırlandırıcı gelmişti. Kısa sürelerle geçici işlerde çalışıyor, kazandıklarıyla hayalindeki fikirleri hayata geçirmek için yatırım yapıyordu. İşler istediği gibi ilerlemediğinde tekrar bir iş bulup borçlarını ödeyip biraz birikim yaptıktan sonra işe son veriyordu. Tekrar hayalleri için yatırım yapmaya başlıyordu ve tekrar ve tekrar... Bu şekilde yıllar gelip geçmişti... Yıllar böylece birbirini kovalarken bir şeyler dikkatini çekti, birkaç̧ gün etrafı, etrafındaki insanları izlemeye aldı ve fark ettikleri onu düşündürmeye başladı.                                                          

                                                                                    

                                       

İyi fikirlere sahip olmak başarılı olmak için yeterli mi?

Birlikte mezun olduğu arkadaşlarıyla yolları kesişmişti bu aralar. Çoğu evlenmiş̧, boyca çocuklarını büyütmüş, mesleklerinde hatırı sayılır seviyelere gelmiş̧ hayatlarını devam ettiriyorlar. Kendisine bakmaya başladı sonra... Kendisi hangi noktasındaydı hayatının... Ne evlenmiş̧ ne bir meslekte sürekliliği seçmişti. Hiçbir konuda sürekliliği yoktu, çünkü̈ süreklilik demek bir insanın kendisini gelişemeyeceği şeylere bağlaması demekti ona göre. Peki kendisini bir şeylere zorunlu kılmadan geldiği bu noktada ne durumdaydı? İşte bu sorunun cevabını hiç̧ vermek istemedi kendisine. Her şey apaçık ortadaydı. Bağımsız olacağım, kimseye bağlı kalmayacağım derken bugün kurulu bir düzeni yoktu kendisine ait. Bu yüzleşmenin acısı gerçekten acıydı ama çok gerçekti.

Başarılı olmak demek, hedefler için bedel ödemek demekti.

Bunu şu an fark etmeden yaşamaya devam edebilirdi. Çünkü̈ bu hayat stili ona hiç̧ yabancı değildi. Çok sevdiği bir yakınında bu yaşam stilini görmüştü̈ ve onun şimdilerdeki haline baktığında hiç̧ iç açıcı değildi. Kendisi bunu daha erken fark ettiği için şanslı olduğunu düşündü̈. Son zamanlarda çocukluğundaki akranlarıyla karşılaşmasının ona kattığı bu farkındalık gerçekten bir fırsattı. Çünkü hatanın neresinden dönülürse kardır.                                                                                                                                                                                   

                                                                                       

Hayata geçirilebilir, işe yarayan fikirleri herkes sever ve hayatına alır. İnsanların işine yarayacak fikirler üretebilmek de bir marifettir. Sadece parlak fikirlere sahip olan bir zihne sahip olmak başarı için yeterli değildir. Her iyi fikri hayata geçirebilmek için de zamana, planlamaya, detaylandırmaya ihtiyaç vardır. Hayat disipline olmuş hareketlere değer verir. İniş çıkışları çok fazla, birden artıp birden azalan hamlelerin sürekliliği yoktur. Bir hedef hayata geçirilmek isteniyorsa onun için özel bir süreç gerekir. Hedef belirlemenin, hedefi hayata geçirmenin başlı başına ölçüleri vardır. Hedef belirleme ve hedefi hayata geçirme yöntemlerini bilmek demek o hedefte başarılı olmayla ilgili konunun yarısını halletmiş olmak demektir.

                                                                                 ***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur. 

 İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir", "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***

"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi.

Aynadaki kişi!

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!"

Yahya Hamurcu

***