​​​​​​​​Her Dershaneye Giden Okul Kazanabiliyor mu?

      

 ​​​​​​​​Her Dershaneye Giden Okul Kazanabiliyor mu?

Akşam güneş batmak üzereydi. Yaz akşamları güneş denizin üzerinden batarken manzarayı seyretmeyi çok seviyordu Nejla. Güneşin batışı her gün farklı oluyordu. Gökyüzü bazen kızıl, bazen turuncu, hele bulut varsa manzara daha da ayrı bir güzel oluyordu. İnsanların yaptığı tablolardan daha da güzeldi. Nejla ayrı bir keyif alıyordu bu manzara karşısında.

                                                                                    
                                  

O gün ablası tatil yapmak için yanına geldi. Nejla ablasıyla akşam manzarası seyredip o günkü yürüyüşünü yapmak için ablasıyla dışarı çıktılar. Beraber yürürken ablası “Babam öldükten sonra annem terziliği bırakmayıp beni dershaneye yollasaydı üniversiteyi kazanarak iyi bir okulda okurdum. Ona göre de daha kaliteli işte çalışırdım. Hem de daha güzel bir evde otururdum.” dedi. Nejla o an cevap vermedi ablasına, sadece yürüyüşe odaklanmıştı.

Ertesi gün yürüyüşte ablası; “On sene önce eşimden ayrıldığımda keşke başka bir şehre tayinimi isteseydim, şimdi bambaşka bir hayatım olurdu. Annemle altlı üstlü şimdiki evde oturmazdım, o eski mahalleden de gitmiş olurdum. Hiç sevmiyorum o mahalleyi.” dedi. Nejla da: “Abla o zaman sana söylemiştim tayinini iste git başka şehirde başka bir çevre edinirsin sana da iyi gelir. Psikolojin düzelir.” Ablası hemen, “Nasıl gideyim, annem çocuğuma bakıyordu. Babası her gün içip kapıya dayanıyordu, çocuğumu görecem, diyordu. Oralarda nasıl yaşayacaktım ki? Az bir maaşım vardı, nasıl kira ödeyecektim.” diye cevap vermişti. Her zamanki gibi ablası gene dış dünyayı suçlamaya başladı.

Bu şekilde ablasıyla birkaç gün vakit geçirdiler. Nejla artık konuşmak istemiyordu ablasıyla, çünkü her seferinde konuşma tartışmayla bitiyordu.                 

                                                     

Ablası evine döndükten sonra Nejla düşündü, ablası lise son sınıfta iki dersten kalmıştı ve ertesi sene birlikte üniversite sınavına girmişlerdi. Ablası kazanamamıştı üniversiteyi, Nejla kazanmıştı. Hem de dershaneye gitmeden evde ders çalışarak kazanmıştı. Hatta annesi Nejla’ya, “Kızım sen meslek lisesinde okuyorsun ve okulun bitince senin işin hazır, ablan düz lisede okuyor, bu sene olmadı ama seneye kazanırsa ablan onu okuturum, şimdi ikinizi birlikte okutamam.” demişti. Nejla da annesine karşı çıkmamıştı. Erken yaşta işe girip ablasından önce evlenmişti. Hayatında inişler ve çıkışlar yaşamasına rağmen Nejla bir gün olsun bunu hiç dile getirmemişti. Ne annesini “Okutmadın beni.” diye suçlamıştı ne de ablasına “Senin yüzünden okuyamadım.” demişti.                                                                                   


İnsan olaya adil bakabilmeli: Her dershaneye giden sınavı kazanabiliyor mu? Yok. Dershaneye gitmeden kazanabilen var mı? Evet. İnsanın beklentisi dış dünyadan olunca başkalarını suçlaması da kolay oluyor. Nejla’nın ablası da sekiz ay boyunca oturup ders çalışmak yerine arkadaşlarıyla gezmişti. Annesi ne zaman “Ders çalış, üniversiteyi kazan. İyi bir işin olsun.” dese “Öf anne ya, her zamanki gibi başladın gene dır dır etmeye!” deyip annesini susturuyordu. Ders çalışmak zor geldiği için, anda acı yaşamak istemediği için bu bedelden kaçıyordu. İnsanın eğer bedeli yoksa dış dünyadan beklentisi çok olur. Beklediği de olmayınca dış dünyayı suçlar. Ama insan dış dünyayı kontrol edemez ki. İnsan sadece kendinin yapıp ettiklerinden sorumludur. Ona göre de karşılığını alır. Şu dünyada hiçbir zaman ödemediğin bedelin karşılığı verilmez. Sen bu hayatta hangi sebeplerini ortaya koyabildin? Ortaya koyduğun sebeplerin karşılığında sana o sonuç verilir. 


                                                                                 ***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur. 

 İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir""İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***

"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi.

Aynadaki kişi!

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!"

Yahya Hamurcu

***









 




 

























Yorumlar

Popüler Yayınlar