Olmayacak Şey

Olmayacak Şey 

Ankaranın düğün alışverişi için vazgeçilmez caddesi Anafartaları 5. kez turluyorlardı. Asuman ve nişanlısı neredeyse tüm mağazaları karış karış gezmişlerdi. Girdikleri her mağazada saatlerce vakit geçirmelerine rağmen kararsız kalıp bir diğerine geçiyorlardı. Asuman hiçbir şey beğenmiyor, satış temsilcilerini de nişanlısını da gerim gerim geriyordu. Koltuğu seçse kırlenti, perdeyi seçse tokası, avizeyi seçse ampulü sorun oluyordu... Ne yapsalar, ne etseler bir detay Asuman’ın içine sinmiyordu. Anne babalar alışveriş kısmına dahil olmamışlardı, iyi ki olmamışlardı pek de dayanmaları mümkün değildi...

Nejat Asuman’ı, Asuman da Nejat’ı çok seviyordu ama düğün alışverişi ilişkiyi oldukça germişti... Nejat Asuman’ı tanıyamıyor, Asuman ise Nejat’ın düğünü yeterince önemsemediğini düşünüyordu. Saatlerdir düğündeki masa çiçekleriyle uğraşıyorlardı. Sıcağın altında saatlerdir yürüyorlardı ve Nejat çileden çıkmıştı...

“Asuman yeter artık gerçekten... Kalbini kırmak, hevesini kaçırmak istemiyorum ama abartmıyor musun sence? Yüzün gülmüyor, girdiğimiz her mağazada birilerini azarlıyorsun. Düğün hazırlığı mı yapıyoruz, gerilim hattında mıyız belli değil...”

Asuman Nejat’ı anlayamıyordu... “Hiç de abartmıyorum, saçma sapan çiçekler gösteriyorlar, salonun zemin rengini gösterdim o kadar hiç o renk olur mu? Ayrıca bir defa evleneceğim ve her şey mükemmel olsun istiyorum. Hakkım değil mi? Esas sen niye bu kadar önemsemiyorsun bunu anlamıyorum...”

- Düğünümüzü, evliliğimizi oldukça önemsiyorum ama salonunun zemin rengiyle masa çiçeğinin rengi birebir aynı olmak zorunda mı? Bak kaç saattir bir çiçek için geziyoruz. Daha halledeceğimiz bir sürü iş var. Artık bir karar mı versen? Ayrıca önemli olan mekan değil ki, önemli olan ortamın neşeli olması bizim eğlenmemiz ama bu gerginlikle biz düğünde de zor eğleniriz… Yeter artık ben bu şekilde evlenmek istemiyorum… Bıktım senin bu mükemmeliyetçiliğinden…

Ne ara sokağın ortasında kavga eder hale geldiklerine inanamıyordu Asuman. Nejat söyleyeceklerini söylemiş ve arkasını dönüp gitmişti…

Belli etmek istemese de Asuman da epey yorulmuştu. Bulduğu ilk banka oturdu. Düğün hazırlıklarının onu bu kadar gergin ve itici hale getirdiğini fark etmemişti. Her konuda çıkan ardı arkası kesilmeyen aksilikler moralini bozuyordu. Aksilik olsun istemiyordu, çok mu şey istiyordu sanki. O kadar gerilmişti ki bu durum bedenine bile yansımıştı. Omuzları kaskatı kesilmişti, kas gevşetici almadan uyuyamadığı geceler oluyordu. Nejat da arkasını dönüp gidince sinirleri iyice bozulmuş ve ağlamaya başlamıştı… Çalan telefonu Nejat zannedip hemen çantadan çıkarsa da, arayan kuaförüydü. Saç ve makyaj provası için bir türlü gün ayarlamamışlardı. Ama şu an konuşmak istemiyordu, hiç bir şey istemiyordu… Sinirleri boşalmış gibi ağlıyordu, peçete aramak için elini çantasına atmıştı ki ona uzatılan bir peçete ile irkildi. Asuman o kadını şu ana kadar hiç fark etmemişti ama kadın uzun süredir Asuman ve Nejat’ı izliyordu ve konuşmalarına şahit olmuştu.

Asuman peçeteyi alıp kendini toparlamaya çalışırken tatlı teyze konuşmaya başladı…

“Hayırlı olsun güzel kızım demek gelin olacaksın… ALLAH ağız tadıyla yuvanı kurmayı nasip etsin. Düğün öncesi ufak tatsızlıklar oluyor?” demesiyle Asuman yeniden ağlamaya başladı.

“İyi değilim teyzeciğim, hiç iyi değilim... Hiçbir şey istediğim gibi olmuyor. Sonunda nişanlımla da aramız açıldı.”

“İstediğinden kasıt her şeyin mükemmel olması olmasın güzel kızım?

“Kötü bir şey mi istiyorum ki… Her şey iyi olsun tastamam olsun istiyorum. Düğünüm bir kere olacak orada da hiçbir kusur olsun istemiyorum, çok mu şey istiyorum ya?”

“Çok şeyden ziyade sen direkt olmayacak şey istiyorsun güzel kızım. İster bir düğün olsun, ister bir yemek; insan bu hayatta hiçbir şeyi kusursuz yapamaz ki…☺"

Asuman bir yandan gözyaşlarını siliyor, bir yandan da duyduklarını anlamaya çalışıyordu.

“Olmayacak şeyi istemek insanı gergin ve mutsuz yapar… Bir bakarsın ki etrafında da kimse kalmamış… Bırak olduğu kadar olsun…”

Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki; 

İnsan ne yaparsa yapsın mükemmel olamaz…

  • Mükemmel bir eş
  • Mükemmel bir ev
  • Mükemmel bir iş
  • Mükemmel bir düğün
  • Mükemmel bir eleman
  • Mükemmel bir evlat
  • Mükemmel bir arkadaş

Tüm bu beklentiler aslında insanı oyalayan, yoran, güç kaybettiren, boşa kürek çekmesine sebep olan beklentilerdir. Kendisinin ya da etrafındakilerin mükemmel olmasını beklemek kişinin hayatını çekilmez hale getirdiği gibi, bu durumun getirdiği gerginlik ilişkilerinde bozulmalara sebep olur. Çünkü insan ne yaparsa yapsın, ne kadar uğraşırsa uğraşsın dününden iyi olabilir ama mükemmel olamaz. Mutlaka bir miktar hata payı olmak zorundadır…

  • O eleman ne kadar iyi olmaya çalışırsa çalışsın…
  • O düğün ne kadar iyi planlanırsa planlansın…
  • O ameliyat için ne kadar tedbir alınırsa alınsın…
  • O çocuk ne kadar iyi yetiştirilirse yetiştirilsin…
  • O ev ne kadar iyi temizlenirse temizlensin…

Mükemmel olamaz… O nedenle kişinin hedefi hatasız olmak değil; hatalarını azaltıp doğrularını artırmak ama ne yaparsa yapsın mükemmel olamayacağını bilmek ve beklentilerini buna göre oluşturmak olmalıdır.

Dününüzden iyi olmanız dileğiyle…

 ***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur. 

 İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdir""İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca katkı sağlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinde anlatılan tüm bilgiler, gerçek bilgiler olup, tüm zamanlar, tüm konular ve tüm insanlar için geçerlidir.

***

"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi.

Aynadaki kişi!

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!"

Yahya Hamurcu

***

 


Yorumlar

  1. Mükemmeliyetçilik insanı hayatının her alanında oyalıyor… temizlikte, iş hayatında, çocuk yetiştirmede… beklentiler de ona göre dizayn oluyor tabii… elinize sağlık

    YanıtlaSil
  2. Düğün arefesinde yollarını ayıran gördüm. Elbette istekleri olacak insanın ama istediğim şey beni amacıma götürüyor mu bunu öğrenince insan neyi istedigini de istemediğini de biliyor... dünümüzden iyi olabilmek dileğiyle... emeğinize sağlık...

    YanıtlaSil
  3. İyi olmak başka bir şey mükemmel olmak başka bir şey... Mesele dünümüzden iyi olmak. Bizi iyi yapacak sebeplerden keyif alabilmek.

    YanıtlaSil
  4. İnsanı hafifleten bilgi, mükemmel olmayacağını bilmek

    YanıtlaSil
  5. Önce istemek lazım evet en iyiyi isteyebiliriz ama neyi nasıl isteyeceğimizi öğrenmek gerekir
    Mesela hepimiz cenneti isteriz oraya gidebilmenin yollarını öğrenip gayret etmek mükemmel olamasakda rahmeti celb eder
    Özetle önce istemek lazım sonra istemeyi öğrenmek...
    Çünkü Biz süreçten mesulüz sonuçtan değil

    YanıtlaSil
  6. Ne önemli bir konu

    YanıtlaSil
  7. Emeklerinize sağlık… mükemmel olacağız diye neleri kaçırdık…

    YanıtlaSil
  8. Yazıyı okurken gözlerim doldu istemsizce… Hayatta yaptığımız ne ahmaklıklar varmış meğerse… Beni hiçbir zaman dünümden iyiye taşıyamayacak olaylarla konularla kişilerle elimde olmayan kontrolüm dışındaki her şeyle ne kadar da oyalanmışım meğerse… Bu aydınlanma beni hem mutlu hem hüzünlü yapıyor, gözlerim dolarak cahilliğimi farkediyorum. Umarım herkes için faydası dokunur :)

    YanıtlaSil
  9. Bizler mükemmel olmak zorundayız gibi zannediyoruz, Oysa ki "Bu hayatta Mükemmel olmak bize verilmemiş ki" bunu bilmek ne kadar büyük bir konfor. Ellerinize sağlık.

    YanıtlaSil
  10. Olmayacak şeyi istemişim yıllarca …🥹

    YanıtlaSil
  11. mükemmel olmaya çalışmak, ne kadar boş bir çaba, farkındalık oluşturan bir yazı olmuş, kaleminize sağlık: )

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar